Page Nav

HIDE

Breaking News:

latest

Ads Place

"Muhyiddin İbn Arabi / Allah ile Konuşmanın Sırrı | Sesli Kitap - YouTube"

  Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla, Allah'ın salatı ve selamı Hazreti Peygamberin ve Ehli Beytinin üzerine olsun. Alemlerin Rabb...

 

Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla, Allah'ın salatı ve selamı Hazreti Peygamberin ve Ehli Beytinin üzerine olsun. Alemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun. Akıbet Allah'tan korkanların, muttakilerindir. Güç ve kuvvet ancak O'nundur, azamet sahibi Allah'ındır. O'ndan yardım istiyoruz. Allah'ın salatı ve selamı Hazreti Muhammed'in ve Ehli Beytinin üzerine olsun.

Biliniz ki, ey himmet sahibi ve yüksek derecelere tırmanan kardeşlerimiz, size hitap ediyorum ve sizinle hatırlatma ve uyarma maksadıyla konuşuyorum. Öğretme maksadıyla dinin, hiç şüphesiz Allah'ın isimlerinin hakikatleri ile kadın olsun, erkek olsun, kamil insanın içinde bulunan insani hakikatler arasındaki iniş, menzilleri, yönelişler ve isimlerin çeşitliliğine paralel olarak çeşitlilik arz eder. Bu grup içinde bulunan insanların dışındakiler için böyle bir genelleme söz konusu değildir, çünkü onlarda suretin kemali söz konusu değildir.

Şu halde, insani hakikatleri menziller, konaklamalar, zelillik ve muhtaçlık, talebi ve mahallinde fikrinden hali olmasıyla bağlantılıdır. İşte çok değerli ve amaçlanan bir hazırlık ve donanımdır ki, akıl erbabı birçok kişi buna güç yetirememektedir. İsa bu yöntemi kabul etmiş ve feyiz ve ruh olarak isimlendirmiştir. Ne var ki, bunlar da bu mertebeye ulaşmada acizlik göstermişlerdir, çünkü fikir onlara galip geldiği gibi enbiyanın Aleyhisselam dilinde yasalaştırdığı ibadetleri, duaları ve uydurdukları bir tür ruhbanlık vardı. Ancak, bunlar tevhit inancına ve doğruluk temeline dayanmıyorlardı. Bu yüzden, ilahi bağışların ilamların korkusunu almış değillerdir.

Bunun dışında, akıl çerçevesi dışında vardıkları herhangi bir menzilleri de yoktu, çünkü onların bütün ilgisi ve himmeti, yüceler alemini, ilk akıl, külli nefis ve akıllar gibi sırlara ve soyut varlıklara yönelikti. Bu yüzden Yüce Allah, inançlarıyla baş başa bıraktı onları, yöneldikleri amaçlara bağladı, ebedi mutluluktan, keşiften, müşahade ve saf tevhitten yoksun bıraktı. Dolayısıyla, onların bu kadar yüksek ve güçlü bir himmetleri yoktur. Bu yüzden hitap onlara, kainat perdesinin gerisinden yöneltilir, onu doğrudan duyamazlar. Şimdi, inançlarının perdesinin gerisinde oldukları halde, onu duyabilirler. Allah bir insanla ancak vahiy yoluyla veya perde arkasından konuşur (Şuara Suresi 51). Muhatap olan kimse üzerinde Beşer ismini taşıdığı ve beşeriyet niteliğinden soyutlanmak, hitap doğrudan yöneltilemeyen ve perdelenmiş kullarına hitap eden de odur.



İki grup arasındaki üstünlük farkı, bulundukları makamların kendilerine kazandırdığı meziyetlere göre belirginleşir. Bu yüzden Yüce Allah, şöyle buyurmuştur: "Ve Allah, Musa ile gerçekten konuştu" (Nisa Suresi 164). Bu ayette Musa'nın aradaki perde kendisi için kaldırılarak özel hitaba mazhar kılınmak suretiyle başkalarından üstün kılığına büründü. Dolayısıyla, başkasının adığı sesi, bu makamda duyduğuna işaret ediliyor.

Yüksek menzillerde konaklamanın ancak şeriatın emrettiği hususlara eksiksiz bir şekilde uymakla, tevhidi bir soyutlamaya huzurlar onun vasıflarıyla değil, kendi vasıflarına dahil olmanla, sendeki kutsal surete uygun şeyleri ondan almanla mümkün olduğunu anladığın sürece, eğer akıl sahibi biriysen, bu amaca varmak için bu çerçevede soyutlanmayı gerektirir. Bil ki, Yahudi ve Hristiyan gibi kitap sahibi bir kimse, kendilerine indirilen kitabın emrettiklerini bizim şeriatımıza inip onları nazhar etmeden önce, eksiksiz bir şekilde yerine getirseydi, bunun yanında bizim tarikatının mensuplarının vasfettiği gibi soyutlayıp aklına tapan kişisel görüşüne tabi kimseler için durum elbette ki farklıdır. Onlar, bu uğurda en ağır meşakkatleri çekseler de, böyle bir lütfu mazhar olamazlar. Çünkü onlar, Allah'ın yakınlaşma vesilesi olarak öngörmediği ibadet şekillerini ihdas ederek uygularlar. Kendilerince talep ettikleri hakikatin telkinlerine göre, ibadet tarzlarını geliştirirler. Diğer bir ifadeyle, yıldızlar ve varlıklar gibi Allah'ın ortakları olarak ileri sürdük

Hiç yorum yok

Latest Articles